CORPORATE
Em. Öğrt. Bahri BİLİCİ Yazarın Tüm Yazıları
BAHRİ BİLİCİ- BİYOGRAFİ 1959 yılında, Anne-baba bir, ailenin ilk çocuğu olarak (Toplamda 8 kardeşiz) Isparta nın Keçiborlu ilçesinde dünyaya geldim. İlk ve Orta tahsilimi Keçiborlu da, Lise ve Yüksek okul tahsilimi Isparta da yaptım. !982 Yılında Matemati...
Türkiye Bisiklet Tarihi: Osmanlı’da bisikletin gelmesiyle ilgili ilk haber Tarik gazetesi tarafından 1885 yılında duyurulmuştur. 19. Yüzyılın sonlarında Osmanlı ülkesinde başkent İstanbul’un dışında bisikletin yaygın olarak kullanıldığı şehirler Osmanlı’nın Batı’ya açılan penceresi konumunda olan İzmir ve Selanik olmuştur.
Osmanlı döneminde ilk bisiklet yarışları 1897’de Selanik’teki ahşap tribünlü velodromda düzenlenmiştir.
İzmir’de Bisiklet: İzmir’deki Levanten aileler, Batı’daki diğer yenilikler gibi bisikletin de kente getirilmesinde öncülük etmiştir. İzmir’de ilk bisiklet yarışması 15 Mayıs 1895 tarihinde yapılmıştır. İzmir’de 1900 yılından itibaren Rum kulüplerinin düzenlediği spor oyunlarında bisiklet de yer almaya başlamıştır. Özellikle Bornova’da Levantenlerin kurduğu kulüpler tarafından bisiklet ve atletizm yarışlarının düzenli olarak yapıldığı görülmektedir.
İstanbul’da Bisiklet: İstanbul’da ilk bisiklet yarışması 18 Ağustos 1895 tarihinde yapılmıştır. Tarabya’daki bu yarışma 5 ayrı mesafede düzenlenmiştir. 1907 yılında İstanbul’da kullanılan bisikletler belediye teşkilatı tarafından kayıt altına alınmaya çalışılmıştır. Her bir bisiklete numara verilerek sahibi ve binicisinin adı Şehremaneti ve Zaptiye Nezareti’nde tutulan deftere kaydedilmiştir. Kayıt sırasında işlemler için her bisikletten yarım lira rüsum alınmıştır.
Bisiklet 1913 zabıta talimatnamesinde bir taşıt olarak kullanılmıştır. Talimatnamede velospid, bisiklet ve el arabaları için ruhsatiye varakası, daire ve sıra numaraları alınması, ayrıca gece yakmaya mahsus fener ve arkaya takılacak kırmızı fener bulundurulması hükmünün getirildiği görülmektedir. 1914 yılında Galata Köprüsü geçiş ücretleri arasına bisiklet dâhil edilmiştir.
Osmanlı’da bisiklet devlet teşkilatı içinde de yoğun olarak kullanılmıştır.
Polis Teşkilatında Bisiklet: Osmanlı’da II. Meşrutiyet’in ilanından sonraki yıllarda birçok vilayette polis teşkilatına bisiklet alınması için girişimlerde bulunulduğu konuyla ilgili yapılan yazışmalardan anlaşılmaktadır. Selanik Polis Müdürlüğü’ne bağlı merkezi ve önemli karakollardaki polislerin işlerini hızlandırmak için bisiklet alınmıştır.
Yine aynı dönemde Kosova Vilayetinde, Kırşehir’de, Sakız adasında, Kayseri’de, Ankara’da… Polisler için bisiklet alındığı yapılan yazışmalardan anlaşılmaktadır. Emniyet Umum Müdürlüğü’nde 1919 yılında bir “Bisiklet Bölüğü” kurulmuştur.
Posta Teşkilatında Bisiklet: 1900’lü yılların başında Osmanlı’da posta teşkilatında da bisikletin kullanılmaya başladığı görülmektedir. Posta teşkilatında etkili bir şekilde kullanılan bisikletlerin emniyet teşkilatına da örnek olduğu belgelerden anlaşılmaktadır. 18 Eylül 1909 tarihinde Emniyet Umum Müdürlüğü, Posta ve Telgraf Müdüriyetinden teşkilatının kullandığı bisikletlerle ilgili bilgi talep etmiştir.
Ordu Teşkilatında Bisiklet: Osmanlı’nın son yıllarında ordu teşkilatında da bisikletin kullanıldığı görülmektedir. 1915 yılında jandarma piyadelerinin kullanımı için bisiklet alınmıştır. Ordu içinde bisikletli birliklerin de yer aldığı arşiv belgelerinde kayıtlıdır. Sultan II. Abdülhamid’in Amerikan Birleşik Devletleri ordusunda kullanılmaya başlanan bisikletler ilgili 1894 yılında bir araştırma başlattığı bilinmektedir. Ordu dışında bazı bakanlıklar bünyesinde de memurların hızlı hareket etmeleri için bisikletin kullanıldığı görülmektedir.
Cumhuriyet Dönemi’nde Bisiklet: II. Meşrutiyet’ten sonra yaygınlaşan bisiklet cemiyetleri Cumhuriyet döneminde daha organize şekilde varlığını sürdürmüştür. 1923 yılında bisiklet federasyonun kurulmasının ardından Milli Takım oluşturulmuştur.
Türk bisikletçiler ilk defa 1924 Olimpiyatları’na katılmak üzere Paris’e gitmiş ancak teknik nedenlerden dolayı yarışamamışlardır.
İkinci Dünya Savaşı yıllarında bisiklet sporu yedek parça ve lastik sıkıntısıyla durgunluk dönemine girmiştir.
1948 Londra Olimpiyatları’na katılan dört Türk bisikletçisi, 195 kilometrelik yol mukavemet yarışını lastik patlaması ya da mekanik arızalar nedeniyle tamamlayamamıştır. Bisikletin ilk geldiği 1890’lı yıllardan bu yana aradan geçen 120 yıllık sürede Türkiye’de bisikletin hem güncelik hayatta kullanımı artmış, hem de sportif anlamda hareketlilik yaşanmıştır.
Türkiye’de bisikletin sağlıklı ulaşım aracı olarak gelişmiş ülkeler düzeyinde yaygın bir şekilde kullanıldığını söylemek zordur. Beden sağlığı, enerji tasarrufu, çevre bilinci gibi nedenlerle bisiklet kullanımının teşvik edilmesi, kentlerde yolların buna göre düzenlenmesi çağdaşlığın bir gereğidir.
Kaynak: Anatolia, Turizm Araştırmaları Dergisi